Haşere kontrol sektöründe uzun yıllardır hizmet veren Halil Uzun, İstanbul’da bir otelde yaşanan ve 4 kişinin hayatını kaybettiği zehirlenme olayıyla ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Uzun, tek bir trajik olay üzerinden tüm sektörün hedef haline getirilmesinin büyük bir haksızlık olduğunu belirtti. Türkiye’de kontrolsüz kimyasal kullanımı, denetimsiz satışlar ve merdiven altı firmaların giderek artmasının ise çok daha büyük bir risk oluşturduğunu söyledi.
“Tek Bir Olayla Koca Sektör Yargılanamaz”
Uzun, kamuoyunda geniş yankı uyandıran zehirlenme olayı sonrası tartışmaların yanlış bir yöne kaydırıldığını ifade ederek, asıl sorunun yıllardır devam eden kontrolsüz pestisit kullanımı olduğunu vurguladı.
Tarım ürünlerinde kullanılan kimyasalların yol açtığı sağlık sorunları ve can kayıplarının çoğu zaman gündeme bile gelmediğini hatırlatan Uzun, profesyonel ilaçlama kaynaklı ölümlerin son on yılda birkaç vakayı geçmediğini, ancak tarımsal kalıntılardan etkilenen kişi sayısının binlerle ifade edildiğini söyledi.
Gündem Neden Bir Anda Bu Yöne Kaydı?
Uzun, Türkiye’de son haftalarda yaşanan ciddi olaylara dikkat çekti:
• Kimya tesisindeki ölümler,
• Uçak kazasında şehit olan askerler,
• Siyasi gelişmeler,
• Papa ve Barzani ziyaretleri,
• Ayasofya tartışmaları.
Bu kadar ağır gündem varken toplumun dikkatinin tek bir zehirlenme olayına yönlendirilmesinin tesadüf olmadığını savundu.
Oteldeki Süreç: Talimatlara Uyulmadığında Risk Artıyor
Zehirlenme olayına ilişkin teknik değerlendirme yapan Halil Uzun, fümigasyonun doğru şekilde uygulanıp odanın kapatıldığını, gerekli uyarıların iletildiğini belirtti.
Ancak bu aşamadan sonra talimatlara eksiksiz uyulması gerektiğini vurgulayan Uzun, “Süreç içinde bu kurallara tam uyum sağlanmadığında risk kaçınılmaz hale gelir” dedi. Bu durumun ruhsatlı olsun veya olmasın pek çok işletmede zaman zaman yaşandığını belirtti.
Görmezden Gelinen Asıl Sorunlar
Uzun’un açıklamasına göre sektörün en büyük risk kaynağı kontrolsüz ürün satışı:
• Haşere ilaçlarının market ve internet ortamında rahatça satılması,
• Zirai bayilerin tarım dışı kullanıcılara ürün vermesi,
• Apartman ve sitelerde bilgisizce yapılan amatör uygulamalar.
Bu tablo sürdükçe üzücü vakaların yaşanmasının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti.
Merdiven Altı Firmaların Artış Sebebi: Vergi ve Maliyet Baskısı
Uzun’un en sert çıkışı ise sektördeki kayıt dışı firmalara yönelik oldu.
Ruhsatsız, eğitimsiz ve sigortasız personelle yapılan uygulamaların son yıllarda birçok zehirlenme vakasının temel nedeni olduğunu belirten Uzun, nitelikli işgücünün düşük ücretler nedeniyle kayıt dışına itildiğini söyledi.
Merdiven altı firmaların çoğalmasının ana sebepleri şöyle sıralandı:
• Sektörde %27–48 arasında değişen ağır vergi yükü,
• Ürünlerde %10–20 KDV zorunluluğu,
• Destek programlarından yararlanamama,
• Şirket kurulumunda mühendis zorunluluğu ve yüksek maliyetler.
Maliyetler arttıkça kaçak firmaların çoğaldığını, bunun da sektörün itibarını zedelediğini ifade etti.
Sonuç – Çözüm Nereye Bakmalı?
Halil Uzun’a göre tartışılması gereken konu ne tek bir otel vakası ne de yalnızca firmalar. Gerçek çözüm; denetimlerin artırılması, kontrolsüz kimyasal satışının engellenmesi ve sektöre uygulanan maliyet baskısının azaltılmasından geçiyor.
Uzun, sektörün tüm paydaşlarını sorumluluk almaya davet ederek, “Görünmeyen asıl tehlikeleri konuşmadıkça hiçbir sorun çözülmez” dedi.