“Suça karışmamış t*rörist” kavramı üzerinden yürütülen tartışmalar kamuoyunda geniş yankı uyandırmaya devam ederken, Yeni Yüzyıl Düşünce Derneği Başkanı Dr. Hasan Akyüz’den dikkat çeken bir açıklama geldi. Akyüz, bu kavramın hukuki ve siyasi açıdan ciddi sakıncalar barındırdığını belirterek, t*rörle mücadelede caydırıcılığın zayıflatılmasının devlet otoritesini tartışmalı hale getireceğini ifade etti. Açıklama, güvenlik politikaları ve hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde yeni bir tartışmanın da fitilini ateşledi.

Eski Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’tan Kulübe Ziyaret
Eski Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’tan Kulübe Ziyaret
İçeriği Görüntüle

“Bu Yaklaşım Devlet Otoritesini Zedeler”

Dr. Hasan Akyüz, t*rör kavramının içinin boşaltılmasının egemen bir devlet açısından kabul edilemez olduğunu vurguladı. Akyüz’e göre, t*rörist olmayı bilinçli şekilde seçen ve Türkiye Cumhuriyeti’ni tehdit eden her birey, fiili eyleme geçip geçmediğine bakılmaksızın suç işlemiş sayılmalıdır. Bu tür tanımlamaların hukuki meşruiyet kazandırmasının, kamu düzeni açısından ciddi riskler barındırdığına dikkat çekti.

“Suçsuzluk Değil, Suçun Derecesi Tartışılabilir”

Açıklamada, t*rörle bağlantılı kişilerin “suça karışmamış” olarak tanımlanmasının yanlış bir yaklaşım olduğu ifade edildi. Akyüz, bu noktada tartışılması gerekenin suçsuzluk değil, işlenen suçun derecesi olduğunu belirterek, hukukun bu çerçevede işlemesi gerektiğini savundu. T*rör tehdidinin yalnızca fiili saldırılarla sınırlı olmadığına dikkat çekti.

“Caydırıcılık Terörle Mücadelenin Temelidir”

Dr. Hasan Akyüz, t*rörle mücadelede caydırıcılığın zayıflatılmasının yeni tehditlerin önünü açabileceğini belirtti. Devletin kararlı, net ve tavizsiz bir duruş sergilemesinin toplumsal güvenlik açısından zorunlu olduğunu vurgulayan Akyüz, hukuki düzenlemelerin de bu anlayışla ele alınması gerektiğini ifade etti.