Avrasya Üniversitesi, dünyayı yakından ilgilendiren kritik bir konuya ev sahipliği yaptı. “Küresel Isınma ve Kutuplar” başlıklı söyleşide konuşan TÜBİTAK Bilim İnsanı Prof. Dr. Ersan Başar, Antarktika’nın gizeminden küresel güçlerin Arktik üzerindeki mücadelesine kadar birçok çarpıcı değerlendirmede bulundu. Ömer Yıldız Yerleşkesi Konferans Salonu’nda öğrenciler ve akademisyenlerin yoğun katılımıyla gerçekleşen program, özellikle dünyanın geleceğine dair uyarılar nedeniyle büyük dikkat çekti.
Antarktika: Dünyanın Kara Kutusu ve Tatlı Su Deposu
Antarktika’nın 2 milyon yıldır yağmur almayan eşsiz bir kıta olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Başar, buranın “dünyanın kara kutusu” olduğunu belirtti. Türkiye’nin 17 katı büyüklüğündeki kıtada, ortalama 2 bin metrelik dev buz tabakasının 24 milyon kilometreküp büyüklüğünde olduğunu ifade eden Başar, bu buzun dünyadaki tatlı suyun yüzde 92’sini barındırdığını söyledi.
Kıtada yerleşik halk bulunmadığını, sadece bilim insanlarının görev yaptığını anlatan Başar, buz tabakalarının katman katman incelenmesinin insanlık tarihini çözmek için kritik olduğunu dile getirdi.
Arktik ve Antarktika Arasındaki Hayati Farklar
Başar, Antarktika’nın aksine Arktik bölgesinde kıtanın değil, donmuş deniz yüzeyinin bulunduğunu hatırlattı. Bu bölgede çeşitli yerli toplulukların yaşadığını söyleyen Başar, penguen-kutup ayısı dengesinin doğanın ilginç sırlarından biri olduğunu aktardı.
Arktik’te kıyıdaş ülkelerin ekonomik münhasır alanlarının bulunduğunu ve buzun altında petrol, doğalgaz ile kritik maden rezervlerine erişim sağlanabildiğini ifade etti. Antarktika’da ise uluslararası anlaşmalar gereği madencilik, petrol-doğalgaz araştırmaları ve nükleer faaliyetlerin tamamen yasak olduğunu vurguladı.
Arktik’te Büyük Güçlerin Sessiz Savaşı
Prof. Dr. Başar’ın en dikkat çeken açıklaması ise olası bir küresel çatışma senaryosu oldu. “Eğer bir gün 3. Dünya Savaşı çıkacaksa Arktik’te çıkar” diyen Başar, Rusya ile ABD’nin sınır anlaşmazlığının yalnızca bu bölgede yaşandığını hatırlattı.
Rusya’nın 10 yıl önce bir denizaltıyla kutup noktasına gidip bayrak dikmesiyle başlayan gerilimin bugün hâlâ sürdüğünü belirten Başar, Çin’in de 2018’de açıkladığı Kuzey Kutbu planıyla bölgeye aktif şekilde dahil olduğuna dikkat çekti. Arktik’in kritik enerji kaynakları ve stratejik madenler açısından “21. yüzyılın mücadele alanı” olduğunun altını çizdi.
Küresel Isınma, Jeopolitik Gerilim ve İnsanlığın Geleceği
Konuşmanın sonunda küresel ısınmanın etkileri tartışılırken, kutupların sadece çevresel değil, aynı zamanda jeopolitik olarak da insanlığın geleceğini belirleyecek bölgeler olduğuna dikkat çekildi. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşi, dünyanın nereye evrildiğine dair önemli soruları bir kez daha gündeme taşıdı.
Avrasya Üniversitesi’ndeki bu söyleşi, hem bilimsel hem jeopolitik açıdan uyarı niteliği taşıyan önemli mesajlar içeriyor. Siz de bu açıklamalar hakkında düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.





