Trabzon Büyükşehir Belediyesi'nin kamuoyuna yaptığı açıklamaya Avni Bey Otel'in sahibi Murat Sezgün’den detaylı yanıt geldi. Sezgün, belediyenin iddialarının gerçekle örtüşmediğini belirtti.

Trabzon’un Araklı ilçesinde faaliyet gösteren ve 2020 yılında hizmete açılan Avni Bey Otel, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı denetim ve açıklamalarla kamuoyunda gündeme gelmişti. Belediyenin otelin ruhsat ve iskan süreçleriyle ilgili iddialarına yanıt veren işletme sahibi Murat Sezgün, yaptığı kapsamlı basın açıklamasında, projeye dair tüm izin ve belgelerin eksiksiz tamamlandığını ve yasal süreçlerin şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü vurguladı.

1.8 Milyon Dolarlık Yatırım, Tüm Belgelerle Yasal Zemin Üzerinde

2018 yılında Ekonomi Bakanlığı’ndan 1.800.000 USD teşvik desteğiyle hayata geçirilen otel projesinin ruhsatı 08.06.2018 tarihinde alınmış, yapı 2020 yılında tamamlanmış ve 04.09.2020 tarihli iskan belgesi ile hizmete açılmıştı. Ardından 03.03.2022 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatı da alınarak otel yasal olarak faaliyete geçti.

Trabzon’da ADD’den 30. Yıla Anlamlı Hediye: Gençlik Merkezi Açıldı
Trabzon’da ADD’den 30. Yıla Anlamlı Hediye: Gençlik Merkezi Açıldı
İçeriği Görüntüle

Denetim Krizi ve Eksiklik Tartışmaları

10 Şubat 2025'te yapılan denetimde, Trabzon İtfaiye Müdürlüğü tarafından binanın ikinci yangın merdiveni bulunmadığı gerekçesiyle bazı eksiklikler tespit edildi. Otel yönetimi 28 Mart 2025’te yeniden başvuru yaparak eksiklikleri gidermek adına süreci başlattı. Ancak 10 Nisan 2025 tarihli yeni raporda 17 eksiklik bildirildi. Sezgün, bu durumu öğrenmek üzere gittiği belediyede, karşılaştığı üslubun “alaycı ve saldırgan” olduğunu ifade etti.

“Devletin Kurumunu Kötülemekle” Suçlandı, Bahçede 30 Dakika Bekletildi

Sezgün, randevulu olarak gittiği İtfaiye Daire Başkanlığı'nda karşılaştığı tavırları, hakaret ve tehditle yorumladı. “Kes sesini be!” ve “Devletin kurumunu kötüleme” şeklindeki ifadelerle hedef alındığını belirtti. Ayrıca yaklaşık 30 dakika boyunca bina dışında bekletildiğini söyledi.

Yasal Haklar ve CİMER Şikâyeti

Murat Sezgün, yaşananları 27 Mayıs 2025 tarihli CİMER başvurusu, Kamu Denetçiliği Kurumu ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı resmi müracaatlarla kayıt altına aldığını bildirdi.

Belediyenin otelin odalarını 20’den 15’e, ardından 10’a düşürmeye yönelik uygulamaları, Sezgün tarafından “hukuka aykırı ve keyfi” olarak değerlendirildi.

“Otelimizin Kapanmasına Değil, Hukuka Aykırı Baskıya Karşıyız”

Murat Sezgün, açıklamasında şunlara yer verdi:

“Yasalara uygun olarak inşa edilmiş ve faaliyete geçmiş bir yapı için, eksikliklerin keyfi şekilde yeniden üretilmesi, faaliyet izninin iptali anlamına gelir. Bu durum sadece bir mülkün değil, onlarca çalışanın, yatırımcının ve bölge turizminin de mağduriyetine neden olmaktadır.”

Cumhurbaşkanı’nın Sözleriyle Yanıt Verdi

Sezgün, açıklamasında 26 Mayıs 2025 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerine de yer verdi:

“Yetkisini kötüye kullanan, milletin talep ve beklentilerine cevap veremeyen kamu görevlisine müsamaha göstermeyiz...”

Hukuki Süreç Başlatıldı

Otel sahibi Sezgün, hem Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı'na hem de ilgili idari mercilere başvurarak yaşananların takipçisi olacağını belirtti.

Açıklamasının sonunda şu sözlere yer verdi:

“Ortaya atılan iddialar kamuoyunu yanıltmaktadır. Tüm yasal belgelerimiz eksiksizdir. Belediyenin bu tutumu, etik dışı bir kamu gücü kullanımı örneğidir. Hukuk yoluyla mücadelemizi sürdüreceğiz.”

İŞTE O AÇIKLAMA

KAMUOYUNA SAYGIYLA DUYURULUR

Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından şahsım ve işletmem hakkında yapılan basın açıklaması, gerçeği yansıtmamakta olup kamuoyunu yanıltıcı niteliktedir. Söz konusu açıklamaya cevaben bu metni hazırlama gereği doğmuştur.

Bahse konu açıklamada, hukuki süreçler, teknik durumlar ve yatırımın geçmişi ile ilgili olarak kamuoyuna eksik, çarpıtılmış ve tek taraflı bilgi verilmiştir. Tüm proje; yapı ruhsatı, iskan belgesi ve diğer yasal izinlerle birlikte tamamlanmış, kamu otoritelerinin bilgisi ve denetimi dahilinde yürütülmüştür.

Tarafımdan, Trabzon ili Araklı ilçesine değer katmak ve bölgedeki konaklama ihtiyacını karşılamak amacıyla, 2018 yılında T.C. Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü’nce 26.02.2018 tarihli ve 135672 sayılı Yatırım Teşvik Belgesi düzenlenmiştir. Bu teşvik kapsamında, yaklaşık 1.800.000 USD (Bir milyon sekiz yüz bin Amerikan doları) tutarında yatırımla, sıfırdan otel olarak projelendirilen yapı için, 08.06.2018 tarihli ve 2018/62 sayılı yapı ruhsatı Araklı Belediyesi’nce düzenlenmiş ve inşaat ruhsata uygun şekilde başlatılmıştır.

Yapı, 2020 yılı içerisinde tamamlanmış olup, 04.09.2020 tarihli ve 2020/53 sayılı yapı kullanma izin belgesi (iskan) tarafıma verilmiştir. Sonrasında, 03.03.2022 tarihli ve 23/329317 sıra numaralı işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı ile otelimiz yasal olarak faaliyete geçmiştir.

Bu süreçte, yapı ruhsatına, projeye ve iskana aykırı hiçbir işlem yapılmamış; otelimiz üç yıl boyunca herhangi bir teknik ya da idari sorun yaşanmaksızın, eksiksiz şekilde hizmet vermiştir.

Ancak, 10.02.2025 tarihinde Trabzon Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen denetimde, binada ikinci yangın merdiveni bulunmadığı gerekçesiyle ve bazı eksikliklerin varlığı öne sürülerek, sadece bir kontrol formu düzenlenmiştir. Söz konusu forma göre, yangın sistemlerinin bazı alanlarının otelde olmadığı belirtilmişse de, tarafımızdan sorulduğunda “sehven yanlış yazılmış olabilir” yanıtı alınmıştır. Her şeye rağmen belirtilen eksiklikler derhal giderilmiş; 28.03.2025 tarihinde yeni denetim için başvuru yapılmıştır.

10.04.2025 tarihinde düzenlenen yeni raporda, önceki eksikliklere ek olarak 17 yeni eksiklik daha tarafımıza iletilmiştir. Bu durumun nedenini öğrenmek ve açıklık getirmek amacıyla otel müdürümüz, Trabzon Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Önleme Şube Müdürlüğü’ne gitmiş; ancak burada alaycı bir üslupla karşılandığı, şahsıma telefonla bildirildiğinde, ilgili kurumu arayarak kurum ciddiyetine yakışmayan bu davranış tarafımdan da dile getirilmiştir. Görüşme kayıtları, HTS incelemeleriyle tespit edilebilir niteliktedir.

10.04.2025 tarihli raporda yer alan tüm eksiklikler de tarafımızca tamamlanarak, 20.05.2025 tarihinde tekrar denetim talebinde bulunulmuştur.

Bu çerçevede, 26.05.2025 tarihinde Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne bizzat giderek; binamızın yapı ruhsatlı ve iskanlı olduğunu, iskan belgesine göre otelimizin 20 odalı olarak onaylandığını, ancak yeni yangın yönetmeliğine göre bu sayının 15 odaya düşürüldüğünü, Anayasa'nın 2. maddesi uyarınca kazanılmış hakkımın ihlal edildiğini, bu konuda idari olarak ne yapılabileceğini öğrenmek amacıyla yetkililerle görüşme talep ettiğimi belirttim.

Bunun üzerine, 27.05.2025 tarihinde saat 09:00 için, İtfaiye Daire Başkanı’ndan tarafıma randevu alındı. Aynı gün, 08:40 civarında İtfaiye Daire Başkanlığı binasına giderek 09:00’da görüşmeye katıldım. Ancak, görüşme esnasında Başkan tarafından sert bir tavırla karşılanmış; binamızın yapı ruhsatlı ve iskanlı olduğunu, iskan belgesine göre otelimizin 20 odalı olarak onaylandığını söylemeye başladığımda, daha ilk cümlelerimde sözüm kesilerek:

“Kes sesini be! İlk kelimen iftira, devletin kurumunu kötülemek!”

ifadeleriyle üzerime gelinmiş; kendisine bu üslubun bir kamu yöneticisine yakışmadığını ve etik kurallar çerçevesinde olması gerektiğini ifade ettiğimde, şahsıma yönelik ağır hakaretlerde bulunmuştur.

Konuşmanın tamamı ve ayrıntıları, 27.05.2025 tarihli CİMER başvurumda, Kamu Görevlileri Etik Kurulu, Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık) ve Trabzon Büyükşehir Belediyesi nezdindeki şikayetlerimde ve 28.05.2025 tarihli Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı başvurumda detaylı şekilde yer almaktadır.

Söz konusu kamu görevlisi, hakaretlerini sürdürerek beni makamından kovmaya çalışmış, bunun üzerine kendisine burasının bir devlet kurumu olduğunu, beni kovamayacağını ve kolluk kuvvetlerini, polisi çağırması gerektiğini birçok kez ifade etmiş bulunmaktayım. Ancak sekreterine çağrı yaparak, güvenlik personellerini çağırmasını ve beni zorla dışarı atmaları talimatını vermiştir; bu esnada fizikî müdahale tehdidi ile karşı karşıya bırakılmışım, varsa güvenlik kameralarıyla tespit edilmesi mümkündür.

Odasından ayrıldıktan sonra yaklaşık 30 dakika boyunca bahçede polis beklemiş bulunmaktayım. O esnada Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ni arayarak, randevu aldığım yetkilinin şahsıma karşı kullandığı hakaret ve tehdit içeren ifadelerini sözlü olarak iletmiş, 1–2 saat içerisinde de yaşananları yazılı olarak bildirdim. HTS kayıtları ve TİKOM başvuruları incelenerek ulaşılabilir.

Başkanın odasından ayrılırken şahsıma kullandığı son ifade ise:

“Ben burada olduğum sürece o oteli sana kimse açtıramaz”

olmuştur. Bu ifadenin anlamı, 29.05.2025 tarihinde gerçekleştirilen denetimle açıkça ortaya çıkmıştır. Denetim heyeti içerisinde üst düzey yöneticiler de yer almış; otelin eksikliklerinin neredeyse tamamı giderilmiş olmasına rağmen (ikinci yangın merdiveni yapılmak sureti ile oda sayısı 15’e düşürülmüş olarak), bu defa ilave 15 eksiklik daha tespit edilmiş, ayrıca oda sayısının 10’a düşürülmesi gerektiği sözlü olarak tarafımıza iletilmiştir. Söz konusu değişiklik, açık bir keyfiyet ve kurumsal baskı anlamı taşımaktadır. Tarafımıza rapor henüz sunulmamıştır.

Tüm bu süreçte, kamu gücünü elinde bulunduran bir görevlinin, makamını kullanarak tarafıma yönelik gerçekleştirdiği hakaret, tehdit, fiziksel saldırı teşebbüsü, görevi kötüye kullanma ve kamu gücünü baskı ve tehditle kullanma fiilleri açık bir şekilde suç teşkil etmektedir.

Araklı Belediyesi’nce ruhsatlandırılmış, projeye uygun şekilde tamamlanmış ve iskan verilmiş bir yapıya, yönetmelikler nedeniyle, faaliyetten men edilmesi ve bu gerekçeyle mühürleme işlemi uygulanması, açıkça hukuka aykırı ve kazanılmış haklara zarar verici niteliktedir.

2018 yılında proje onaylanmadan önce ikinci yangın merdiveni ihtiyacı tarafımıza bildirilmiş olsaydı, inşaat sürecinde bu ihtiyaç rahatlıkla karşılanabilirdi. Ancak bugünkü itibarıyla hiçbir çözüm imkânı kalmamış durumdadır.

Yani Yangın Yönetmeliği’ne uymaya çalıştığımızda mevcut olan 20 oda şimdi 10’a düşecek, 10 oda kaybımız olacak, iskan aykırılık oluşturacak, Turizm Bakanlığı yönetmeliğine aykırı bir yapı haline dönüşeceğiz. Diğer taraftan, iskana ve bakanlık yönetmeliğine uyduğumuzda ise bu kez İtfaiye Yönetmeliği’ne aykırı bir bina olduğumuz gerekçesiyle faaliyetimiz durdurulmaktadır. Sonuç olarak; her iki durumda da hiçbir türlü kazanımı olmayan, ticari, hukuki ve kurumsal zararı büyüyen bir çıkmaz içerisindeyiz.

İlgili Belediyelerin yapmış olduğu hatanın şahsıma ve işletmeme sadece mal edilmesi, oluşan zararın bana yüklenmesi; ne vicdana ne de etik kurallara uygundur.

Yapmış olduğum eylem, otelin açık veya kapalı olması ile alakalı bir süreç değildir, yapılmış olan eylem; Devletin makamını meşgul eden Kamu Görevlisinin hizmet etmekle mükellef olduğu vatandaşa karşı sergilemiş olduğu tavrı protesto etmektir.

Yapılan Eylemde kullanılan sözler tamamı ile Cumhurbaşkanımızın Kamuoyu önünde söylenmiş olan sözleridir.

Sayın Cumhurbaşkanımızın 26.05.2025 tarihli konuşmasında ifade ettiği gibi:

“Kamu yararı diğer her şeyin üzerindedir. Her bir vatandaşımızın kamu hizmetlerinden eşit, adil ve etkin bir şekilde yararlanması bizim en temel önceliğimizdir. Bu anlamda görevini ve yetkisini kötüye kullanan, milletin talep ve beklentilerine cevap veremeyen, çözümün değil, sorunun bir parçası olan, devletin saygınlığına, itibarına, kerim devlet kimliğimize halel getiren, kamunun mallarını ve kaynaklarını israf eden, hele hele Beytülmal’a el uzatan kimsenin gözünün yaşına bakmadık, bundan sonra da bakmayız.
Koltuklarından güç devşirerek, hizmet etmekle yükümlü olduğu vatandaşa zulmeden hiç kimseye müsamaha gösteremeyiz…”

Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan basın açıklaması gerçeği yansıtmamaktadır.

Kamuoyunun yanıltılmasına ve yaşanan hukuksuzlukların üstünün örtülmesine izin vermeyeceğimi; tüm yasal haklarımı sonuna kadar hukuk çerçevesinde arayacağımı kamuoyuna saygıyla bildirir, takdiri yüce Türk mahkemelerine ve milletimizin vicdanına bırakırım.

Saygılarımla,
Avni Bey Otel İşletme Sahibi
Murat SEZGÜN