Cumhuriyet Halk Partisi Trabzon Milletvekili Av. Sibel Suiçmez, Gazze’ye insani yardım ulaştırmak için yola çıkan Sumud Filosu’na İsrail güçlerinin müdahalesine tepki gösterdi. Suiçmez, “Küresel Sumud Filosu uluslararası tanınmış bayraklar taşımakta ve sivil aktivistler ile insani yardım malzemeleri barındırmaktadır. Dolayısıyla İsrail’in müdahalesi, deniz hukukunun ve seyir özgürlüğünün açık ihlalidir” ifadelerini kullandı. Suiçmez’in açıklamaları, Filistin’e yardım götüren sivil misyonlara karşı uluslararası hukukun korunması çağrısı niteliği taşıyor.
Gazze Ablukası ve Açlık Politikaları
Suiçmez, İsrail’in Gazze’deki ablukasına dikkat çekerek, sivillerin gıda, su ve ilaç erişiminden mahrum bırakıldığını vurguladı. “İsrail, açlığı bir silah olarak kullanmaktadır” diyen Suiçmez, Birleşmiş Milletler’in Gazze’de kıtlığın başladığını ilan ettiğini hatırlattı. İsrail’in uzun süredir süren uygulamalarının milyonlarca insanı zor durumda bıraktığını belirten Suiçmez, bölgedeki insani krizin ciddi boyutlarda olduğunu ifade etti.
Uluslararası Hukuk ve Adalet Çağrısı
CHP’li vekil, Uluslararası Adalet Divanı’nın 2024 kararına atıfta bulunarak İsrail’in eylemlerinin “soykırım şüphesi” taşıdığını ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Netanyahu ile Savunma Bakanı Gallant hakkında insanlığa karşı suçlar nedeniyle tutuklama talebinde bulunduğunu hatırlattı. Suiçmez, “Sumud Filosu’na yapılan müdahale yalnızca birkaç gemiye değil, uluslararası hukukun temel ilkelerine, insanlık vicdanına ve küresel adalet arayışına yapılmış bir saldırıdır” dedi.
Filistin Halkına Destek ve Çağrı
Suiçmez açıklamasını, “İsrail, hukuka aykırı müdahalelerini ve Gazze’ye yönelik yasadışı ablukasını derhal sonlandırmalıdır. BM ve uluslararası toplum artık kınamanın ötesine geçerek etkili önlemler almalı, Uluslararası Ceza Mahkemesi sorumluların yargılanmasını hızlandırmalıdır. Bizler, Filistin halkının yanındayız. Nehirden denize özgür Filistin!” sözleriyle sonlandırdı. CHP’li vekilin bu açıklamaları, Türkiye ve uluslararası kamuoyuna insan hakları ve hukukun üstünlüğü çağrısı olarak öne çıktı.
