Yeniden Refah Partisi Genel Başkanvekili ve AR-GE Başkanı Prof. Dr. Doğan Aydal, Trabzon’da düzenlediği basın toplantısında kentin ekonomik, tarımsal ve sosyal yapısına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. İl Başkanı Süleyman Pulat’ın da katıldığı toplantıda konuşan Aydal, “Trabzon nasıl gelişeceğini bilmeyen bir şehir. Yanlış yatırımlar, doğa tahribatı ve boşa harcanan kaynaklarla Trabzon’un ruhu zedeleniyor,” dedi.
“Trabzon Tarımını Kaybediyor, Halkın Cebinde Para Kalmadı”
Aydal, Trabzon’daki ekonomik tablonun iç açıcı olmadığını belirterek tarım alanlarının hızla yok edildiğini söyledi.
“Trabzon’un tarım alanlarının yüzde 12’si tarım dışına çıktı. Geriye kalan tarım alanlarının yüzde 71’i ise terk edildi. Tarım alanı bu kadar kısıtlı bir yerde toprağı kaybederseniz, uygun fiyata domates, patlıcan yeme hakkınız da kalmaz,” ifadelerini kullandı.
Kentte ekonomik çöküşün günlük hayata yansıdığını dile getiren Aydal, “Trabzon’da cepte para yok. Kreş sayısı 315’ten 115’e düştü çünkü insanlar gelirini çocuklarının bakımına ayıramıyor. Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi Trabzon’da da hırsızlık, kapkaç, soygun oranları yüzde 1500 arttı. Üniversite mezunu suç oranı bile yükseldi,” dedi.
“At, Eşek ve Katırlar Kayboldu; Satmadılarsa Yemişlerdir”
Aydal, Trabzon’daki kırsal yaşamın da hızla yok olduğunu belirterek dikkat çeken bir iddia ortaya attı.
“Trabzon’daki katır, eşek ve at sayısı yüzde 75 azaldı. Eğer bu hayvanlar satılmadıysa, maalesef insanlar bunları yedi. Pastırma, sucuk adı altında at ve eşek eti satışı yapıldı. Bu sadece Trabzon’a özgü değil; Türkiye’nin birçok bölgesinde aynı tablo var. En düşük oran Trabzon’da çıktı,” diye konuştu.
Aydal, bu durumun ekonomik çaresizliğin ve gıda denetimsizliğinin bir sonucu olduğunu savundu:
“İnsanların geçinemediği bir ülkede bu tabloya şaşırmamak lazım. Trabzon’da hem tarım bitti hem de halkın sofrası fakirleşti.”
“Yatırım Adası Doğayı Bitirir, Karadeniz Aldığını Geri Alır”
Arsin’de yapılması planlanan Yatırım Adası projesini “doğal felaket” olarak nitelendiren Aydal, Trabzon’un sanayi şehri olamayacağını söyledi.
“Trabzon’u sanayi şehri yapmaya çalışmak büyük hatadır. Bu şehir doğasıyla, balığıyla, toprağıyla yaşar. Arsin’de ada yaparsanız Karadeniz’den aldığınızı Karadeniz geri alır. Dubai’de palmiye şeklinde yapılan adalarda akıntılar kesildi, çevre felaketi yaşandı. Aynısı burada olur. Deniz durgunlaşır, kokar, sinek dolar. Bizim milyar dolarlarımız yok ki bunu onaralım,” ifadelerini kullandı.
Aydal, Trabzon’un gelişme modelinin deniz ve doğa turizmiyle güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Sürmene’de tersane yapılabilir ama kıyıya yapay ada kurmak Trabzon’un sonu olur,” dedi.
“Erzincan-Trabzon Demiryolu Siyasi Değil, Stratejik Hata”
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanvekili Aydal, Erzincan-Trabzon Demiryolu projesine de karşı çıktı.
“Bu hat sadece iç ulaşım değil, bölgesel stratejiyle ilgilidir. Amerika Zengezur koridoru üzerinden Ermenistan’ı Karadeniz’e açmak istiyor. Türkiye 3 milyar dolar bedel ödüyor ama masada bile yok. Bu hat, Ermenistan’ı denize bağlayacak. Bunu anlamadan yatırım planlanamaz,” dedi.
Aydal, devletin doğru analiz yapmadan proje ürettiğini belirterek, “Biz Trabzon’da halka sorduk; ne istiyorlar, hangi yatırım şehre fayda sağlar diye. Ama iktidar bunu yapmıyor. Gelişme böyle olmaz,” ifadelerini kullandı.
“Sümela’daki Ziyaretler Tesadüf Değil, Pontus Haritalarıyla Geliyorlar”
Aydal, her yıl Sümela Manastırı’na düzenlenen dini ziyaretlere de dikkat çekerek çarpıcı bir iddia ortaya attı.
“Son 12 yıldır her 15 Ağustos’ta Bartholomeos geliyor. Sümela Hristiyanlıkta kutsal değildir. Ancak gelenlerin çantasında Rum Pontus haritaları var. Eski Pontus İmparatorluğu’nu canlandırmak istiyorlar. Nerede ölü bir kilise varsa Avrupa Birliği fonlarıyla restore edildi. Neden? Çünkü bu bir hazırlık,” dedi.
Aydal, bu tür girişimlerin ulusal güvenlik açısından da ciddiye alınması gerektiğini vurguladı.
“Yanlışı Söylemek Yetmez, Çözüm Getirmek Lazım”
Toplantının sonunda partisinin vizyonuna da değinen Aydal, “Muhalefetin görevi sadece yanlışları söylemek değil, neden yanlış olduğunu anlatmak ve çözüm önermektir,” dedi.
Yap-işlet-devret modelinin kamu kaynaklarını israf ettiğini belirten Aydal, “Vatandaş devletin cebinden para çıkmadığını sanıyor ama garanti edilen rakam tutmazsa farkı hazine ödüyor. Bu sistem yanlıştır,” diye konuştu.
“Trabzon’un Geleceği Doğasında Saklı”
Aydal, Trabzon’un kalkınma yolunun yanlış projelerden değil, potansiyelini doğru kullanmaktan geçtiğini belirterek sözlerini tamamladı:
“Trabzon’un elinde her şey var; deniz, doğa, tarım, turizm… Ama şehrin ruhunu sanayiyle öldürürseniz geri dönüşü olmaz. Biz yanlışları eleştirirken çözümü de getiriyoruz. Allah’ın verdiği imkânları kullanmazsanız bedelini doğa ödettirir.”
